Çok Çalışmak Doğru Çalışmak mıdır?

Toplumda çok çalışmak, her zaman övgü ile bahsedilir. Böyle söylemlerle yetişen her birey ileri zamanlarda sadece çok çalışılarak başarılı olacağını sanır ve toplumda veya aile bireyleri arasında önemli biri olduğunu kanıtlamak için sadece çok çalışır. Ama iş sanıldığı gibi değildir.
Niye çok çalışmamalıyız?
Çok çalışmak sanıldığı gibi iyi bir şey değildir. Çalışmak ne kadar erdemli bir davranış olsa da aslında göremediğimiz bazı detaylar vardır. O detaylar maddeler halinde sıralarsak çıkan sonuç bunlardır.
• Çok çalışan insan detayları göremez
Beynini sürekli çalışmaya telkin ettiği için işin nasıl kolay yapılır nasıl daha kısa sürede yapılır kısmı ile fazla ilgilenmez ve bu detayları göremez. Hep o çalışma durumu onun için en iyisidir.
• Çok çalışmak kişinin zamanını verimli kullanmadığı anlamına gelir
Yapılacak olan 10 birimlik iş için en iyi zaman dilim x ise ve siz x den daha fazla zaman ayırıyorsanız çok çalışmış değil yanlış çalışmış oluyorsunuz. Bu da zamanınızın verimli kullanmadığı anlamına gelir.

• Uzun vadede yarardan çok zarar doğurur
Kişisel olarak ele aldığımızda zamanımızın kendi elimizle çalınmasına sebebiyet vermiş oluruz. Halbuki o vakti daha iyi değerlendirebiliriz. Sevdiklerimizle geçirebiliriz. Kişisel gelişimimize katkı sağlayacak eğitimler görebiliriz ve bir çokları.
Şirket çalışanları olarak ele aldığımızda ise
• Çok çalışmaya şartlanmış ise tavsiyelere kapalıdır

Bunu başımdan geçen bir olayla anlatmak isterim ki zaten bu makaleyi yazmamdaki asıl amaç bu yaşadığım olaydan esinlenmiş olmamdır.
Özel bir depoda terminal operatörü olarak çalışırken ikili takımlar halinde çalışıyorduk. Ben adresleme yaparken diğer iş arkadaşım portif ile belirlenen adreslere paletleri yerleştirirdi. Yaşça benden büyük ve şirkette uzun yıllar çalışmış kişi. Bu kişi herkes tarafından çalışkan olarak nitelendirilir ve örnek gösterilirdi. Diğer takım liderleri ve alt süreçlerde onun bu çalışkanlığını överlerdi. Ki gerçekten de çok çalışırdı uzun saatler yorulmadan işini aksatmazdı. Lakin onunla çalışırken aslında çok çalıştığını değil yanlış çalıştığını gördüm. Toplum çok yorulmayı çok çalışmakla bağdaştırır. Bu kişi de bundan yola çıkarak yorulmayı iyi bir davranış olarak anlatırdı. Ben de bu işte çok yorulduğumdan sürekli fikir üretirdim. Ürettiğim her iş fikri işi yorulmadan yapmamızı sağlar ve 3 birimlik işi 5 saatte yaparken benim fikirlerimle işi 2.5 saatte bitirirdik (oranlar temsili). Ve sürekli böyle fikir üretirdim ve herkesin dikkatini çekerdi hatta lakabımı zeki olarak takmışlardı. Bir gün takım liderinden bir görev aldık ve işleri yapmaya başlamadan nasıl daha kısa sürede bitiririz diye düşünmeye başlarken yanımdaki çok çalışan dediğim takım arkadaşım bana sinirli ve sert üslupla ne o yine kaytarmak için fikir mi üretiyorsun? Yani ona göre benim sürekli fikir üretmem işlerden kaytarmak için yaptığım bir eylemmiş. Bu insanlar toplumun %80 ni oluşturuyor. İşte bu yüzden gelişemiyor ve üretemiyoruz. Hem unutmamak gerekir ki teknolojinin bu kadar gelişmesinin yegane temeli mühendislerin sürekli fikir üretmesidir. Şimdi onlar iş daha kısa sürede bitirebilmek için ürettikleri iş ve oluşlar kaytarmak için miydi? Hayır aslında az yorulmak ve çok üretmekti.

Dünyanın süper gücü hangi ülke desem %90 nın aklına Amerika gelir. Peki onlar çok mu çalışıyor? Hayır onlar doğru çalışıyolar. Bunun için süper güçler. Kısaca özetlemek gerekirse çok çalışmak doğru çalışmak değildir. Doğru çalışmak az enerji ile çok üretmektir.

Aşağıdaki resim aslında makalemi özetleyen en güzel görseldir.